YAŞAM

Boyabat'ın geçmişi müze ile geleceğe aktarılıyor

Sinop'un Boyabat ilçesinde bulunan Yaşayan Kültürel Miras Müzesi'nde beşik, dokuma makinesi, sofra bezleri, bakraç, gaz lambası, tabak ve plak gibi 173 eşya sergileniyor Müze müdürü Elçin Yayla: "Sözlü kültür ürünleri, yani Boyabat'tan derlediğimiz masal, hikaye, atasözleri, bilmeceler, efsanelerle ilgili de anlatım yapıp gelecek neslin hafızasına bunları aktarmayı hedefliyoruz"

Boyabat'ın geçmişi müze ile geleceğe aktarılıyor

Sinop'un Boyabat ilçesinde bulunan Boyabat Belediyesi Yaşayan Kültürel Miras Müzesi ile ziyaretçilere ilçenin geçmişi aktarılıyor.

Belediye tarafından 2008 yılında satın alınıp restore edilen tarihi konak, 2018 yılına kadar Gezi Evi olarak kullanıldı.Kültür ve Turizm Bakanlığınca 2020 yılında müzeye dönüştürülen tarihi bina, sergilenen eserlerle ilçenin tarihinin gelecek kuşaklara aktarılması için hizmet veriyor.

Müzede sergilenen beşik, dokuma makinesi, sofra bezleri, bakraç, gaz lambası, tabak, plak gibi eşyalarla ilçenin tarihi, ziyaretçilere yansıtılmaya çalışılıyor.

Müzeye gelen çocuklara görevlilerce yöreye özgü hikaye ve masallar anlatılıyor.

Müzenin müdürü Elçin Yayla, AA muhabirine, ücretsiz ziyaret edilebilen müzenin temellerinin 2008'de atıldığını söyledi.

Boyabat Belediyesi tarafından satın alınan 150 yıllık geçmişe sahip üç katlı Mahmut Hüdai Efendi Konağı'nın restore işlemlerinin ardından Gezi Evi olarak tasarlandığını anlatan Yayla, binanın 2020 yılından bu yana ise müze olarak hizmet verdiğini ifade etti.

Sinop'un ilk özel müzesi olma özelliğini taşıyan mekanda 173 eserin sergilendiğine işaret eden Yayla, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Müzemiz, Boyabat'ın hem somut hem de somut olmayan kültürel mirasına yer vermekte. Sözlü kültür ürünleri, yani Boyabat'tan derlediğimiz masal, hikaye, atasözleri, bilmeceler, efsanelerle ilgili de anlatım yapıp gelecek neslin hafızasına bunları aktarmayı hedefliyoruz. Müzede sergilen bazı eserlerin hikayesi var. Mesela, 'İşler tıkırında' deyiminin çıktığı helkeklerimiz var. Bazı yörelerde buna bakraç veya sitil de denir. Burada bakırdan olup süt sağılan bu ürünlerimize helkek diyoruz. Bunun gibi daha birçok eserimiz bulunuyor."

Yayla, müzenin yılda ortalama 5-6 bin kişi tarafından ziyaret edildiğine dikkati çekerek, "Gelen öğrencilerimize, çocuklarımıza deyimler, masallar, hikayeler, fıkralar da anlatıyoruz. Bunun çocuklarımızın geçmişlerini öğrenmeleri açısından önemli olduğunu düşünüyoruz." diye konuştu.

Karadeniz turu için Mersin'den ilçeye gelen Emrah Doğan ise gezdiği müzeyi çok beğendiklerini dile getirerek, "Çocuklarımız da çok etkilenip memnun oldu. Görmek isteyen herkese tavsiye ederiz." dedi.

Ziyaretçilerden Serdar Yetim, müzenin kendilerini geçmişte yolculuğa çıkardığını belirterek, "Çocukluğumda köyümde anneannemle, babaannemle, dedemle yaşadığım her şeyi bu müzede gördüm. Müze abartısız çok güzel. Herkesin gelip gezmesini tavsiye ediyorum." ifadesini kullandı.