HAFIZADA  KALANLAR

  • Osman Bey nasılsınız?

  • Paşam Tadımız yok, ama Şekerimiz gayet iyi.(Ben bunu biz at Osman Bölükbaşı’ndan naklettim)

     

    Yaramaz Çocuklar:

    1980 yıllarda idi, Süleyman Demirel arkadaşlarıyla yemek yiyor, yemeklerde tabi siyasi mesajlar da verilmesi gerekiyor. Özellikle Parti kurup iktidar olabileceklerini söyleyenlere (konseyin vetosunu kastederek) şu cevabı veriyor.

    —Bir kaplumbağa yürüyormuş. Nereye gidiyorsun diye sormuşlar. O da şu karşı dağın zirvesine çıkacağım” demiş.

  • Peki, sen bu gidişle dağın zirvesine nasıl çıkacaksın, çıkamzasın dendiğinde ise;

  • Çıkarım, çıkarım kendi halime bıraksalar ben çıkarım, ama şu karşı köyde yaramaz çocuklar var, beni sırtüstü çeviriveriyorlar, eğer o yaramaz çocuklar müsaade etseler ben o dağın zirvesine çıkarım” diyormuş.

    Şeklinde anlatarak askeri Konseyden geçip kuruluşu tamamlarsak yani yaramaz çocuklar müdahale etmeseler biz parti kurduğumuzda iktidar oluruz. Diyor.

    Şimdi üst bürokratlar arasında olumsuz geçen işler için kamuda “yaramaz çocuklar var” lafını sıkça duyuyoruz.

  • Umarız sonu hayırlı olur.

     

    Listelerdeki centilmenlik;

    1995 seçimlerindeydi. Refah Partisi Milletvekili aday adaylarını Genel merkeze çağırmış aday tespiti yapıyordu. Refah Partisi Genel Merkezinin önünde bir cami vardı ve namazlar cemaatle kılınırdı.

    Milletvekili adaylarından bir kaç tanesi ikindi namazı cemaatine yetişememiş ve bizde cemaat yapalım demişler. Ama kim imam olacak noktasına gelince; O ona o öbürüne derken herkes imamlığı birbirine teklif ediyor.

    İçlerinden biri de “Arkadaşlar imamlığı ne güzel herkes bir birine teklif ediyor. Şu centilmenliği listelerde gösterebilsek ne iyi olmaz mı diye soruyor.

    Bizde her sahada birazcık centilmenlik gösteriverse  insanlar birbirlerini üzmeseler olmazmı? Diyor ve bu centilmenlik halini hatırlıyoruz.

     

    Selam ve dua ile.