Ramazan, yalnızca oruç tutulan bir ay değil; aynı zamanda ruhun, kalbin ve aklın beslendiği, manevi derinliğin arttığı, sabrın ve şükrün zirveye ulaştığı bir zaman dilimidir.

Ramazan’da Ruhumuzu ve Gönlümüzü Beslemek

Ramazan, yalnızca oruç tutulan bir ay değil; aynı zamanda ruhun, kalbin ve aklın beslendiği, manevi derinliğin arttığı, sabrın ve şükrün zirveye ulaştığı bir zaman dilimidir.

Bu mübarek ayda bir günü dolu dolu yaşamak, sadece aç ve susuz kalmaktan ibaret değildir.

Ramazan’ı hakkıyla idrak etmek isteyen bir mü'min için gün, sahurla başlayıp iftarla sona ermez; ibadetle, tefekkürle, iyilikle ve hayırla şekillenir.

Peki, Ramazan’da bir günü en verimli şekilde nasıl değerlendirebiliriz?

1. Güne Bereketli Bir Sahurla Başlamak

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V.), sahurun bereket olduğunu bildirmiş ve “Sahur yapınız, çünkü sahurda bereket vardır” buyurmuştur.

Sahur, yalnızca fiziksel güç toplamak için değil, aynı zamanda niyetimizi tazelemek için de bir fırsattır. Bu yüzden sahuru ihmal etmemek gerekir.

Sahurda; kahvaltılık ürünler, tam tahıllı ekmek gibi besleyici gıdalar tüketerek oruç için vücudumuzu hazırlamalıyız.

Aynı zamanda, sahurda birkaç sayfa Kur’an okumak, dua etmek ve tefekkür etmek de güne manevî bir başlangıç yapmamıza vesile olur.

2. Sabah Namazı ve Dua ile Yeni Bir Güne Başlamak

Sahurdan sonra sabah namazını cemaatle kılmak ve ardından bir süre Allah’ı (C.C.) zikretmek, günümüzün bereketli geçmesine vesile olur.

Sabah namazının ardından tesbihat yaparak Allah’ın esmalarını zikretmek, gün boyu ruhumuzun huzurlu olmasını sağlar.

Eğer vaktimiz varsa, sabah namazından sonra bir süre Kur’an okuyabilir veya Ramazan’la ilgili hadisleri ve tefsirleri inceleyebiliriz.

Bilhassa Ramazan’da Kur’an’ı anlamaya çalışmak, bu mübarek ayın ruhunu kavramamıza yardımcı olur.

3. Gün İçinde Sabır ve Şükürle Orucu Güzelleştirmek

Ramazan ayı, sabır ve şükrün en güzel şekilde deneyimlendiği zamandır.

Gün içinde açlık ve susuzluk hissedildiğinde, bu durumu bir zorluk olarak değil, ruhun eğitimi olarak görmek gerekir.

Allah’ın bize verdiği nimetleri hatırlamak, bu nimetlerden mahrum olanları düşünmek, halimize şükretmeyi artırır.

Oruç tutarken dilimize de oruç tutturmalı, gıybetten, kötü sözlerden, boş konuşmalardan kaçınmalıyız.

Peygamber Efendimiz (S.A.V.) şöyle buyurmuştur:

"Kim yalan söylemeyi ve onunla amel etmeyi bırakmazsa, Allah’ın onun yemesini ve içmesini bırakmasına ihtiyacı yoktur."

Bu nedenle gün boyunca bir başına aç kalmak yetmez; kalbimizi ve dilimizi de arındırmalıyız.

Gün içinde bol bol istiğfar etmek, Allah’ı zikretmek, salavat getirmek ve dua etmek Ramazan’ın ruhuna uygun bir davranıştır.

4. Öğle ve İkindi Vakitlerinde İbadeti Artırmak

Öğle ve ikindi namazlarını camide cemaatle kılmaya özen göstermek, bu vakitlerde Kur’an okumak ve anlamaya çalışmak önemlidir.

Özellikle bu saatlerde kısa bir süre tefekkür etmek, dünyanın geçiciliğini, Ramazan’ın bize kazandırmak istediği ruhî arınmayı düşünmek faydalı olacaktır.

Ramazan, aynı zamanda sadaka ve infak ayıdır. Gün içinde bir hayır işleyerek bu fırsatı değerlendirebiliriz.

Bir yetimi sevindirmek, bir fakire yardım etmek, bir hayır kurumuna bağışta bulunmak, ihtiyacı olan birine destek olmak günümüzü bereketlendirecektir.

5. İftar Öncesi Dualarla ve Şükürle Bekleyiş

Peygamber Efendimiz (S.A.V.), oruçlunun duasının iftar vaktinde kabul olduğunu bildirmiştir. Bu yüzden iftara kısa bir süre kala el açıp Allah’a dua etmek, Ramazan’ın bereketinden faydalanmak için önemlidir.

Bu esnada, kendimiz için, ailemiz için, millemiz için, vatanımız için dua edebiliriz.

Bilhassa mazlumlar, sıkıntı içinde olan Müslümanlar için dua etmek, Ramazan’ın ruhuna uygun bir davranış olur.

İftarı hurma ve su ile açmak sünnettir. Acele etmeden, şükrederek iftar yapmak, yemeği israf etmemek ve aşırıya kaçmamak da orucun manevi boyutunu korumak açısından önemlidir.

6. Akşam ve Yatsı Namazı ile Gecenin Nurunu Artırmak

İftardan sonra akşam namazını eda edip, biraz dinlendikten sonra yatsı namazı ve teravih namazını kılmak, Ramazan gecelerini bereketli kılar.

Teravih, Ramazan’ın en güzel ibadetlerinden biridir ve mümkünse camide cemaatle kılınmalıdır.

Teravihin ardından biraz Kur’an okumak veya tefekkür etmek geceyi daha anlamlı kılacaktır.

Mübarek Ramazan gecelerinde, Allah’a daha çok yönelmek, dualarımızı artırmak gerekir.

7. Geceyi Teheccüd ve Tefekkürle Taçlandırmak

Ramazan’ın en büyük güzelliklerinden biri de gecelerinin bereketidir.

Sahura kalkmadan önce bir süre uyanık kalıp, teheccüd namazı kılmak, Rabbimize yakınlaşmamız için büyük bir fırsattır.

Teheccüd vakti yapılan duaların kabul edilme ihtimali yüksektir. Bu yüzden bu mübarek zaman dilimini, gönülden bir yakarış ve af dileme ile değerlendirmek gerekir.

Sonuç olarak, Ramazan’da bir günü dolu dolu yaşamak için ibadeti, sabrı, şükrü, hayrı ve ilmi bir arada götürmek gerekir.

Bu mübarek ayda her anımızı kıymetlendirmek, sadece oruç tutarak değil, kalbimizi ve ruhumuzu da besleyerek mümkündür.

Eğer bir günü bile bu bilinçle geçirirsek, Ramazan bizim için yalnızca bir açlık ayı değil, ruhumuzun yeniden dirildiği, kalbimizin arındığı, Rabbimize daha da yakınlaştığımız bir zaman dilimi haline gelir.

Allah bizleri Ramazan’ın bereketinden tam anlamıyla faydalanan kullarından eylesin...